Bursa Sivil Toplum Derneği (SİVİLAY) Başkanı Okan Aras, “150 yıla yakın bir tarihi sürece tanıklık eden ve günümüzde ‘dostların toplanma yeri’ olarak bilinen Mahfel, kimse kusura bakmasın ama korunmak zorunda” dedi.
SİVİLAY üyeleri, 29 Aralık Cumartesi günü Setbaşı’nda toplanarak, Bursa’nın günümüze kadar taşınabilmiş tarihi mekânlarından biri olan Mahfel’in kapatılarak yerine ticari bir merkez yapılması yönündeki girişimleri eleştirdiler. Yaklaşık 150 kişilik buluşmaya Bursa Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Erdem Saker ile AK Parti eski Milletvekili Niyazi Pakyürek de katıldı.
SİVİLAY Başkanı Okan Aras, yaptığı açıklamada Mahfel’in tarihi hakkında bilgi vererek şunları söyledi:
“Osmanlı döneminde dört masalı Vorpahnam Gazinosu, 1913 yılında Türk Ocakları Bursa Şubesi ve Yunan kuvvetlerinin Bursa işgali sırasında 3 yıla yakın bir süre kapalı kalmış olan bu mekân, Ekim 1922’de İsmet Paşa, Hamdullah Suphi, Bursa milletvekili Muhittin Baha Pars, Yahya Kemal Beyatlı’nın da katıldığı bir törenle yeniden faaliyete geçiyor. Türk Ocağı daha sonra mektep olarak da hizmet veriyor. Latin harflerinin kabulünden sonra burada vatandaşlara Türkçe öğretiliyor. Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan sonra da bu mekânın adı Cumhuriyet Aile Gazinosu’dur. Rıdvan Bey’in kahvesi ve günümüze uzanan adıyla ‘dostların toplanma yeri’ olarak tanımlanan Mahfel, yakın tarihte de pek çok sıkıntı atlatıyor.”
KÜLTÜR VARLIĞI!
1956 yılında İşçi Sigortaları Genel Müdürlüğü’nün mülkiyetine geçen binanın yerine otopark yapılması düşünüldüğünde, yapının tarihi ve mimari değeri ortaya konularak bu girişime karşı çıkıldığını hatırlatan Başkan Okan Aras, bu karşı çıkışı yapan Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun, 1980 yılında Mahfel Kahvehanesi’ni “Korunması Gerekli Kültür Varlığı” olarak tescil ettirdiğine dikkat çekti.
Aras, sözlerine şöyle devam etti:
“Mahfel Kahvehanesi, korunması gerekli kültürel varlıklar arasında kamu eliyle değil, kişisel olarak inşa edilmiş, toplumsal kullanımlı bir yapı olması nedeniyle ayrı bir özellik taşır. Nitekim 1985 yılında yenilenmesinde sakınca olmadığı kararıyla bazı değişiklikler yapılan mekân, günümüze geleneksel yapı malzemesi korunarak ulaşabilmiş binalar arasındadır. Ahşap-karkas (bağdadi) olan binanın bodrumunun Gökdere cephesinde açığa çıkan duvarlarındaki tuğla hatıllar dikkat çekmektedir.”
KİMLER GELDİ KİMLER GEÇTİ
Başkan Aras, “Tarihi ve mimari özellikleri bir yana, yakın tarihimize gelirsek eğer, hangi hemşehrimizin sevdikleriyle bu mekânda hoş bir anısı yok ki? Bursalılar bu mekânı çok sevdi, sevmeye devam edecek” diyerek, Reşat Nuri Güntekin, Sabahattin Ali, Oktay Akbal, Orhan Kemal gibi nice edebiyatçının sohbet ettiği Mahfel’in, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun şiir okuduğu Setbaşı Köprüsü ile güzel bir bütün oluşturduğunun altını çizdi.
SİVİLAY VE BURSA NE DİYOR?
Bu kentin her yöneticisinin de bu mekânda eşsiz anılara sahip olduğunu söyleyen Aras, sözlerini şöyle tamamladı:
“Nitekim aklın yolu da birdir! Yediden yetmişe ve farklı siyasi görüşlere sahip olanlar dâhil olmak üzere, ortak akıl: Mahfel korunmalı! Peki nasıl? Bunun yanıtını da yine Bursalılar verdi: İl Özel İdaresi, ‘dostların toplanma yeri’ kabul edilen Mahfel’i, aslının korunarak ve geliştirilerek Bursalıların çok daha etkin biçimde faydalanabilmesi amacıyla belediyeye devretmeli.”
